Evlerden ofislere, hastanelerden fabrikalara her yerde karşımıza çıkan robotlar, robotik adı verilen disiplin sayesinde günden güne gelişiyor. Eğer siz de bilim ve teknolojiyi birleştiren robotik alanına hızlı ve kısa bir giriş yapmak istiyorsanız bu blog yazısı tam size göre… O zaman hadi başlayalım!
Robotiğe Giriş: Robotik Nedir?
Robotik kelimesi köken olarak robot kelimesinden geliyor. Robot, kısaca bir işi yapması için programlanan makine demek. Robotlar; depolardan fabrikalara, ameliyathanelerden uzayın derinliklerine kadar her yerde… Robotik ise robotlarla ilgili her konuyu kapsayan bir bilim ve teknoloji disiplini olarak tanımlanabilir. Çağımızın en popüler ve en hareketli alanlarından biri olan robotik, robotların geliştirilmesinden otomasyonuna varana dek robotlara dair her şeyi kapsıyor.
Günlük hayatta ismini gittikçe duyuran robotik; makine mühendisliği, bilgisayar mühendisliği, elektrik mühendisliği gibi birçok mühendislik dalının yanı sıra sosyal bilimleri de kapsayan bir çalışma alanı. Mühendislik anlamında temel sorun, robotların günlük hayattaki yerini ve işlevleriniz artırmakken sosyal bilim kanadında “Robotlar insanların yerini alacak mı?” sorusu başta olmak üzere robotların toplumdaki yeri ve etkisi ele alınıyor.
Robotların Kullanım Alanları
Robotları; insanlar gibi davranıp görünmesi amaçlanan Android’ler yani insansı robotlar, hareket edebilen ve genellikle bomba imha, uzaya gitme, ameliyat gibi insanların yapmakta zorlanacağı işlerde kullanılan mobil robotlar, üretimin çeşitli aşamalarında kullanılan sabit ve iş gücünü geliştirme odaklı endüstriyel robotlar şeklinde sınıflandırmak mümkün.
Evinizde kullandığınız robot süpürgelerden drone’lara robotlar, hayatın hemen hemen her alanında karşınıza çıkıyor. Basit günlük işlerden tehlikeli ve zor işlere kadar pek çok görevi yerine getirebilen robotların başlıca kulanım alanlarını şu şekilde sıralamak mümkün:
- Üretim Endüstrisi: Üretim maliyetlerini düşüren ve aynı zamanda verimliliği artıran robotlar, pek çok endüstrinin vazgeçilmezi. Tekrarlayan görevleri gerçekleştirme konusunda programlanan robotlar, üretim teknolojilerine önemli katkı sağlıyor.
- Tarım: Robotların düşük maliyetle verimliliği artırdığı bir başka alan, tarım. GPS ile yönlendirilen traktör ve biçerdöverler, tohumlama drone’ları ve budama, biçme, ilaçlama gibi işlemlerde kullanılan otonom sistemler, tarımsal faaliyetlere kolaylık katıyor.
- Güvenlik: Robotlar, insan hayatını riske atmadan güvenlik önlemlerinin alınmasında önemli rol sahibi. Örneğin, afet sonrası müdahalelerde drone’lar hızlı ve güvenli çözümler sunuyor.
- Sağlık: Robotik alanındaki ilerlemeler; cerrahiden rehabilitasyona tıbbın birçok alanında çığır açtı. Sağlık alanında kullanılan robotlar, sağlık çalışanlarının görevlerini üstlenmek için değil, işlerini kolaylaştırmak için tasarlanıyor. Bu robotların en ünlülerinden olan da Vinci cerrahi sistemi, kameraları, sensörleri ce cerrah tarafından kullanılan komuta konsolu sayesinde cerrahi operasyonlara büyük katkı sağlıyor. Dış iskelet robotları, omurilik hasarı nedeniyle yürüyemeyen hastaların hareket edebilmesini mümkün kılıyor.
- Bilimsel Keşifler: Robotlar keşif ve gözlem amaçlı da kullanılıyor. Örneğin NASA’nın Mars üzerindeki keşif robotları, bu esrarengiz gezegenle ilgili bilgi topluyor. Yine NASA’nın geliştirdiği bir su altı robotu, okyanusun derinliklerinde benzin arıyor. Gelecekte astronotların yerine geçmesi planlanan insansı robotlar üzerine çalışmalar da tüm hızıyla sürüyor.
Gelecekte Robotlar Ne Yapacak?
Yapay zeka ve teknoloji alanındaki gelişmelerle birlikte robotların becerileri ve günlük hayata olan etkileri genişliyor. Bununla birlikte robotların insan komutasına ihtiyacı da gittikçe azalıyor. Geleceğe şekil verebilecek robotik projelerinden birkaçı şu şekilde:
- Uzaktan verilecek komutla çalışan robot, siz eve varmadan yemek hazırlayabilecek.
- Öğrenciyi tanıdıkça kişiselleşen bir robot, öğretmen yardımcısı olabilecek.
- Sürücüsüz yani otonom otomobiller, şu an kullanılan araçların yerini alabilecek.
Robotlar İnsanların Yaptığı Tüm İşleri Yapabilir mi?
Robotlara dair en olumsuz senaryolar arasında, insanların işlerini ellerinden almaları ve ekonomik sorunlara neden olmaları en başta geliyor. Bunun bir adım ötesinde robotların insansı bir bilince sahip olarak hayatın pek çok alanını domine etmesi yer alıyor. Bir düşünce deneyi olan Çin Odası Deneyi’nde, robotların insanlar gibi bir bilince sahip olup olamayacakları, yani gerçekten etrafında olanları kavrayabilme ve anlama becerilerinin olup olmadığı tartışılıyor. Bu bakımdan anlama ve anladığı bilgiyi işleme yönüyle robotların, insanların yaptığı tüm işleri yapabilmesine şüpheyle yaklaşmak doğal. Hatta, robotların sadece kas gücü gerektiren iş kollarında daha aktif kullanılmaları, insanların kendilerini geliştirmelerine fırsat tanıyabilir ve yeni iş kolları açabilir.